Kayıtlar

Ocak, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Türkler'in Geçmişte Kullandığı Savaş Aletleri

Resim
Geçmişde Türk ırkı ! Kimileri Türk ırkı var yada yok desin ama ben bu yazıda Türklerin geçmişte kullandığı silahlara değineceğim biraz. Muhtemelen Türk ırkı'nın Hun İmparatorluğuna dayandığını biliyorsunuzdur. Ama sokağa çıksak insanların tipine baksak çok ama çok fazlası hiç mi hiç Hun İmparatorluğu zamanındaki Türklere benzemez. En belirgin özellik çekik gözlü olmaları. Neyse onun nedenine bir ara değinirim. Eski zamanlar da savaşta olmaz ise olmaz şey attı. Bizim Türkler'in bu kadar başarılı olmasının ardında atı gayet iyi kullanmalarının payı göz ardı edilmeyecek kadar büyüktür. Türk atı biraz minyon ve kaba kıllıydı. Kendisinde filmlerdeki gibi bir gösteriş yoktu ama son derece dayanıklı, çevik ve süratliydi. Karşkarlı Mahmud'un demesiyle "kuş için kanat ne ise Türk için de at odur" Türk askerleri seferlerde ve savaşlarda yiyeceklerini yanlarında taşırlardı. Ancak diğer ordulara baktığımızda yiyecek ihtiyacı için binlerce araba kullanılırdır. Hatta et

Başın sağolsun Ne Demek ?

Resim
   11 yaşından beri anlamını merak ediyorum. Hatta 11 yaşında eniştem başın sağolsun dediğinde seninde dedim ama merhuma ben daha yakınmışım sağol demem, teşekkür etmem, dostlar sağolsun yada ah çekmem gerekirmiş. Bende araştırdım baktım ama başsağlığı dilemek için yada söylenecek pek söz olmadığı için başın sağolsun denirmiş. Aslında başsağlığı dilenen kişiye acısını hatırlatmakdan başka bir şey değil. Bende ezelden beri bu kelimeyi söyleyemiyorum. Hatta izlediğim kadarıyla sevdiğim Rasim Öztekin'in babası ölmüş onada burdan başsağlığı diliyorum. Yazıyla diyebiliyorum anca. Kimbilir benim için ne diyorlar başın sağolsun diyemeyip çekindiğim yakınlarım. Kısacası hapşırınca çok yaşa, hastalanınca geçmiş olsun, yakınını kaybedince başın sağolsun. Hepsi söylemek olmuş için söylenen sözler.

Kadın

Resim
Doğayı en iyi, bir kadın anlar. Çünkü kadın; Bir çiçek kadar narindir, Sevmelerinde Ve dağlar kadar da dayanıklıdır, Sevilmemelerinde Dört mevsimi en canlı, bir kadın yaşar içinde. Çünkü kadın; İlkbahar gibi taze Yaz kadar sıcaktır Aşkında. Ve sonbahar gibi sessiz Kış kadar soğuktur Gidişinde. Güneşi en güzel, kadın anlatır yüreğiyle. Çünkü kadın; İsterse güneşi kıskandırır Gülüşlerinde Ve sonsuzlukla dondurur Ter edişlerinde. Suyu en saf, kadın anlatır gözleriyle. Çünkü kadın; Irmaklar, nehirler taşımasını bilir Güçlü yüreğinde Ve yağmurlarıyla yıkamayını da bilir Gözlerinin özünde Rüzgarı en dolu dizgin, bir kadın anlatır gülüşlerinde Çünkü kadın; Sessiz tebessümleriyle ısıttığı gibi En sahte kahkahalarıyla öldürür C'an'ları Özlem Özdemir